C - Adolesan ve Üreme Sağlığı ve Hakları
Dünya Sağlık Örgütü, 10-19 yaş arasını ergen/adolesan, 15-24 yaş arasını genç, 10-24 yaş arasını da genç insanlar olarak tanımlamaktadır. Dünyada her beş kişiden birisi adolesan dönemdedir ve bu nüfusun %85’i gelişmekte olan ülkelerde yaşamaktadır. Genç bir nüfusa sahip olan Türkiye nüfusunun yaklaşık beşte biri 10-24 yaş grubundadır.
|
Risk Altındaki Gençler için Cinsel Sağlık Hizmetleri Programının Güçlendirilmesi İçin Çalıştay, UNFPA Doğu Avrupa ve Orta Asya Bölgesel Ofisi (EECARO), İstanbul, 23-27 Nisan 2013
UÇM, UNFPA Doğu Avrupa ve Orta Asya Bölgesel Ofisi ile birlikte Risk Altındaki Gençler İçin Cinsel Sağlık Programının Güçlendirilmesi konusunda 23-27 Nisan 2013 tarihinde İstanbul UNFPA Bölgesel Ofisinde bir çalıştay düzenlemiştir. Bu çalıştayın ana amacı “Risk Altındaki Gençler için Cinsel ve Üreme Sağlığı Eğitici Eğitimi” kursunda kullanılan Eğitici Eğitimi Modülü’nün gözden geçirilmesi ve bu modülden yararlanılarak ülke düzeyinde yeni eğitim müfredatının geliştirilmesi idi. Bu çalıştayın özel amaçları şunlardı:
- Eğitici Eğitimi Modülünün gözden geçirilmesi ve bu modül hakkında uzman görüşlerinin değerlendirilerek başarılı noktalarının yanısıra eksiklerinin saptanması
- Ülke bazında yapılacak olan eğitim müfredatı için teknik ve kanıta dayalı tavsiyelerin geliştirilerek gerekli adımların belirlenmesi
- Risk Altındaki Gençler ve Adolesanlar için Üreme ve Cinsel Sağlık Hizmetlerinin Bölgesel ve Ülke düzeyinde uygulanması için gerekli girdilerin sağlanması.
Ülke düzetinde hazırlanacak yeni eğitim Modülü’nün Eğitici Eğitimi yerine, hizmet sunucuları için tasarlanacak rutin bir kurs programının olması gerektiği kabul edilmiştir.Bu eğitimin hizmet sunumu açısından uygulamaya yönelik olmasına, kurs organizatörleri ve kolaylaştırıcılar için gerekli olan bilgilerin yer almasına önem verilmiştir.
Uluslararası Değerlendirme Geliştirme Eğitim Programı, 10-23 Haziran 2013, Carleton Universitesi, Ottawa, Kanada
UÇM’den Dr. Ayşegül Esin Carleton Universitesi ve Dünya Bankası işbirliğinde Ottowa, Kanada’da düzenlenen “Uluslararası Değerlendirme Geliştirme Egitimi” Programı’na katılmış ve bu programdan uluslarası sertifika alarak “Uluslararası Değerlendirmeci” olmuştur. Bu kursun amacı İzleme ve Değerlendirme konusunda katılımcılara kapsamlı bir program sunmaktır. Bu eğitim, izleme ve değerlendirme konusunda çalışmalarda değerlendirme deneyimi veya eğitimi olanlar, ya da bilgilerini yenilemek ve güncellemek isteyenler için tasarlanmıştır. Kursa 81 ülkeden 174 katılımcı katılmış ve sertifika almıştır.
“Daha Bütüncül ve İyi Sağlık Sonuçları için Birinci ve İkinci Basamak Sağlık Hizmetlerinin Sunumunda Denge Konferansı”, 9-10 Eylül 2013, İstanbul
Sağlıkta hasta ve insan odaklı yaklaşım birinci basamakta hizmet sunumunda toplum odaklı sağlık kuruluşlarının temel özelliklerdir. Demografik ve epidemiyolojik geçiş ve yoksulluk ile ilgili olarak artan sosyal ve sağlık sorunları, Avrupa’daki sağlık sistemlerini kapsamlı ve bütüncül sağlık hizmetleri sunması için zorlamaktadır. Günümüzde sağlık yaklaşımında çoklu hastalıklar ve dikey örgütlenme modelleri yerine kişinin ve ailesinin ihtiyaçlarına yönelik bütüncül yaklaşımlar yer almalıdır. Bu yeni değişim yaklaşımı sadece yeni sağlık organizasyon modeli için değil aynı zamanda yeni sağlık sunucularının kalitesini arttırmaktadır. Bu amaçla Türkiye Aile Hekimleri Derneği (TAHD) ile Avrupa Birinci Basamak Hizmetleri Forumu (ABBHF) “Daha Bütüncül ve İyi Sağlık Sonuçları için Birinci ve İkinci Basamak Sağlık Hizmetlerinin Sunumunda Denge Konferansı”nı 9-10 Eylül 2013 tarihinde İstanbul’da düzenlemiştir. Sağlık sisteminin daha fazla hakkaniyet ve verimliliğe hizmet edebilmesi için sağlık sisteminde uygun koşulların oluşması ve birinci basamak hizmet sunucuların hizmet sundukları topluma yönelik çalışması gerekmektedir. Burada önemli bir başka nokta da ikinci basamak ile etkili işbirliğinin sağlanmasıdır. Bu nedenle, ABBHF ve TAHD ile Uluslararası Hastane Federasyonu ve DSÖ Avrupa Bölgesel Ofisi tarafından desteklenen bu konferans sayesinde birinci ve ikinci basamak sağlık sistemleri arasında bir denge sağlanması ile hizmetler arası koordinasyonun sağlanması ve nihai olarak daha iyi sağlık sonuçlarına ulaşılabilir.
Otuz ülkeden 160 delegenin katıldığı konferansta UÇM “Nüfus Aktivitelerinde Finansal Akışın Birinci Basamak Sağlık Hizmetlerini Türkiye’de Nasıl Etkilediği” konulu bildiri sunmuştur.
Çalıştaydan çıkan sonuçlar şunlardır:
- Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde sağlık indikatörleri arasındaki açığı, Üreme Sağlığı Programları sayesinde kapatılabilir. Türkiye Binyıl Kalkınma Hedefleri ve Uluslararası Nüfus ve Kalkınma Konferansı hedeflerine ulaşabilmek için daha güçlü adımlar atmak zorundadır. Aşılama, Aile Planlaması ve Gebe İzlemi Programları, Sağlıkta Dönüşüm Programı uygulamasından önce Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürlüğü sorumluluğunda iken, Sağlıkta Dönüşüm Programı ile Aile Hekimleri, Sağlık Ocakları, Ana Çocuk Sağlığı Merkezleri ve Toplum Sağlığı Merkezleri bu hizmetleri sunmakla yükümlü olmuşlardır.
- Üreme Sağlığı ve dolayısı ile Aile Planlaması hizmet sunumunda karşılaşılan güçlükler şunlardır: Sağlık Bakanlığı birimleri arasında koordinasyon güçlüğü, Aile Planlaması ve Üreme Sağlığına ayrılan bütçenin kullanılmasında karşılaşılan engeller, sağlık personelinin aşırı yer ve birim değişikliği, kaliteli hizmet sunucuların yer değişikliği nedeni ile kısıtlı personel, personelin ülkenin doğu batı, şehir ve kırsal bölgelerde dengesiz dağılımıdır.
Türkiye’deki Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlığı için ayrılan fonlar yeterli değildir. Dünyada oluşan ekonomik kriz ve yakın gelecek için ayrılan fonların yetersizliği yüzünden Uluslararası Nüfus ve Kalkınma Konferans hedeflerine ulaşabilmek için oluşturulan Eylem Planınını yürütülebilmesi tehlikeye girmiştir. Hem ulusal hem de uluslararası nüfus faaliyetleri için ayrılacak bütçenin arttırılması gerekmektedir. Türkiye’de nüfus faaliyetleri için yapılan harcamalarda özellikle 2006 yılından sonra ciddi anlamda kısıtlanma olduğu gözlenmektedir. Bu geçiş sürecinin sonunda Ana Çocuk Sağlığı Merkezlerinin sayısı azaltılmış ve fonksiyonlarının Aile Sağlığı Hekim ve Personeli tarafından sağlanması düşünülmüştür. Halen bu yeni sağlık yapılanmasında üreme sağlığı hizmetlerinde aksaklıklar yaşanmaktadır.
Konferans sunumları Uluslararası Bütüncül Bakım Dergisi 13. Özel Sayısında yayınlanmıştır.
http://www.ijic.org/index.php/ijic/article/view/URN%3ANBN%3ANL%3AUI%3A10-1-114855
Türkiye’de Aile Planlaması Hizmetleri Hakkında Politika Dökümanı Hazırlanması
UÇM İsviçre Tropik ve Halk Sağlığı Enstitüsü ve UNFPA Doğu Avrupa ve Orta Asya Bölgesel Ofisi için son 10 yılda Türkiye’de Aile Planlaması ulusal ve bölgesel trendleri hakkında veri toplayıp analiz etmiştir. Bu araştırmanın amacı Doğu Avrupa ve Orta Asya Bölgesi için Aile Planlaması Politika Dökümanı oluşturulmasında UNFPA’ye destek olmaktır. Bu Politika Dökümanı, bölgede değişen demografik, sosyal ve çevresel politikaların Aile Planlamasındaki rolünü daha iyi kavrayabilmek için savunuculuk çalışmalarında kullanılacaktır. Ayrıca bu döküman sayesinde UNFPA Ülke Ofisi, Aile Planlaması ile ilgili ülke düzeyinde yapacakları faaliyetlerde rehber olacaktır. Bu çalışmada UÇM Aile Planlaması hakkında son 10 yılda çıkan ulusal kanun, yönetmelik ve stratejileri, demografik projeksiyonlar, üreme sağlığı ve aile planlaması hakkında yapılan maliyet-yarar araştırma ve raporlarını, Aile Planlaması Değerlendirme Raporları, özellikle savunmasız grupların Aile Planlaması kullanımına yönelik kalitatif araştırmaları incelenmiştir. Ayrıca konu hakkında uzman akademisyen, STK, Sağlık Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve BM temsilcileri ile yüz yüze görüşmeler yapılmıştır. Bu çalışmanın bir kaç önemli bulgusu aşağıda sunulmuştur;
Türkiye, kadın sağlığı, cinsel sağlık ve hakları, kadının güçlendirilmesi ve toplumsal cinsiyet hakkında bulunan bütün BM sözleşmelerini imzalamıştır. Türkiye bu sözleşmelerde yer alan uygulamaların yürütülmesi için gerekli kanun ve yönetmelik değişikliklerini de gerçekleştirmiştir. Kişiler doğurganlık konusunda kendi seçimlerini yapmakta hürdür, Birinci basamaktan hizmet talep eden herkes bu hizmetleri ücretsiz almaktadılar. Halka çok çeşitli aile planlaması malzemesi sunulmaktadır. İstekli kürtaja 10 haftaya kadar yasal izin verilmektedir ve kürtajın bir aile planlaması (AP) yöntemi olarak kullanılmaması konusunda bilgi verilmektedir.
Yeni “Sağlıkta Dönüşüm Yasası” ile birlikte Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlığı ile Aile Planlaması Hizmet sunumunda karşılaşılan güçlükler vardır;
- Kısıtlı Lojistik
- Aile Hekimleri ve Aile Sağlığı Elemanlarının konu hakkında yetersiz eğitimi
- Performans kriterleri (Aile Hekimleri gebe, bebek izleminden artı 10 performans alırlarken, AP hizmet karşılığı sıfır performans getirmektedir)
Türkiye’nin ekonomik anlamda çok gelişme gösterdiği için artık gelişmekte olan ülkeler sınıfında yer almamaktadır. Bu ekonomide yaşanan pozitif gelişmenin yansımaları ne yazık ki cinsel sağlık ve aile planlaması alanlarına yansımamaktadır. Uluslararası kaynaklardan gelen cinsel sağlık ve aile planlaması fonları azalmıştır, hükümet de bu boşluğu doldurmamaktadır. Tüm bu olumsuzluklar yüzünden cinsel sağlık ve aile planlaması alanlarında süregelen bir gerileme yaşanmaktadır.
Politika ve kanunların sistematik olarak tekrar elden geçirilmesi, AP hizmeti sunulan kurumlarda yüksek kalitede Aile Planlaması ve Üreme Sağlığı hizmeti sunumunun sağlanması, ulusal veri taban sisteminin kurulması, bilimsel araştırmaların arttırılması, aile planlaması ve üreme sağlığı eğitimlerinin arttırılması ve güçlendirilmesi, ülke çapında eğitimcilerin arttırılması, ulaşılabilir korunma metotlarının yaygınlaştırılması, uluslararası işbirliği ve bu işbirliğinin devamlılığının sağlanması ile Aile Planlaması alanındaki açık karşılanabilecektir.
Parlamenterlerin, STK’ların, uzman kuruluşların ve akademisyenlerin Aile Planlaması hakkındaki politikaların ve talebin devamlı izlemesi, sorgulaması, yakın takip etmesi gereklidir. Savunuculuk çalışmalarının her alanda yaygınlaşması teşvik edilmelidir.
Risk Altındaki Gençlere Yönelik Kapsamlı Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlığı Hizmet Sunumuna Yönelik Ülke Düzeyinde Uluslararası Eğitim (21-25 Ekim 2013, Kairakkum/Tacikistan)
UÇM, UNFPA Doğu Avrupa ve Orta Asya Bölgesel Ofisi ve Tacikistan UNFPA Ofisinin desteği ile birlikte Risk Altındaki Gençlere Yönelik Kapsamlı Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlığı Hizmet Sunumuna Yönelik Ülke Düzeyinde Uluslararası Eğitimi 21-25 Ekim 2013 tarihinde Kairakkum, Tacikistan’da gerçekleştirmiştir. Kurs ulusal kapasiteyi güçlendirmeye yönelik devlet kuruluşları, BM kuruluşları ve STK’larda risk altındaki gençlerle çalışan genel pratisyenler, ebeler, sağlık hizmet sunucuları ve sosyal hizmet uzmanları için tasarlanmıştır. Kursa bu sene Özbekistan’dan, Kırgizistan’dan ve Tajikistan’dan 20 katılımcı gelmiş ve sertifika almaya hak kazanmıştır. Kurs genel olarak 2 ulusal, 2 uluslararası eğitimci gözetiminde Rusça sunulmuştur.
Son değerlendirme sonuçları göstermektedir ki Risk Altındaki Gençlere Yönelik Kapsamlı Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlığı Hizmet Sunumuna Yönelik Ülke Düzeyinde Uluslararası Eğitim çok gerekli ve yararlıdır.
Bu eğitim sonrasında Kırgızistan, Özbekistan ve Tacikistan’dan bu eğitimin sürdürülmesi talepleri gelmiştir.
Kahire+20 ve Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri, Türkiye Çalışma Platformu, 29 Kasım 2013 ve 20 Aralık 2013, İstanbul
1994 yılında geliştirilmiş olan Birleşmiş Milletler Uluslararası Nüfus ve Kalkınma Konferansı (ICPD) Eylem Planı, 179 ülke tarafından onaylanmış, ülkemizde Sağlık Bakanlığı başta olmak üzere kamu kuruluşları ve sivil toplum için önemli bir referans olmuştur. Bu uluslararası anlaşmada nüfus, sürdürülebilir kalkınma ve kadınların güçlendirilmesi temelinde üreme hakları ve cinsel haklar, temel insan hakları kapsamında tanımlanmıştır.
Şu anda Birleşmiş Milletler (BM)’de bu konuda hepimizi yakından ilgilendiren çok önemli bir süreç devam etmekte. 2014 yılında BM’de tüm dünya hükümetlerinin katılacağı bir BM Genel Kurul toplantısıyla ICPD Eylem Planı’nın 20. yıl değerlendirilmesi yapılacaktır. Kısaca “ICPD+20” olarak adlandırılan bu toplantıda, ICPD konusunda 2014 sonrasına ilişkin kararlar alınması planlanmaktadır.
Buna paralel olarak işleyen çok önemli başka bir BM süreci daha bulunmaktadır: Brezilya’da, Haziran 2012’de gerçekleştirilen BM Rio+20 Konferansı’nda alınan bir kararla başlayan “BM Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri Süreci.” Bu çok önemli süreçte 2015 yılında Birleşmiş Milletler nezdinde tüm dünya ülkeleri bir araya gelerek 2015 sonrasındaki yıllar için küresel sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin içeriğini belirleyeceklerdir.
Kahire+20 ve SKH Platformu, cinsel sağlık ve üreme sağlığının, cinsel haklar ve üreme haklarının, kadınların güçlenmesi ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin, gençlerin ve ergenlerin hakları ve güçlenmesinin sürdürülebilir kalkınmanın temelidir.
Kahire+20 ve SKH Platformu yukarıda sıralanan hedeflerin gerçekleşmesi amacıyla bir araya gelmiş UÇM’nin desteklediği bir platformdur.
Adolesanlarda İstenmeyen gebeliği Önlemek için Araştırma Protokolü GeliştirmeToplantısı, 17-18, Şubat, 2014, Ankara
UNDP/UNFPA/UNICEF/DSÖ/Dünya Bankası, İnsan Üremesinde Geliştirme ve Araştırma Eğitim Bölümü ile işbirliği birlikte UÇM, Bilkent Üniversitesi Ankara’da DSÖ/ Üreme Sağlığı Programı Adolesan Cinsel ve Üreme Sağlığı Araştırma Danışma Grup Toplantısı gerçekleştirilmiştir.
UÇM Başkanı Prof. Tomris Türmen tarafından açılan toplantının amacı, çok uluslu tekrarlayan hamilelik riski altındaki adolesanlarda gebeliği önleyici yöntem kullanımının etkisini arttırmak için Etkinlik Deneme Önerisidir. Adeloseanlarda istenmeyen gebelik sağlık riskleri ve sosyal maliyeti ile birlikte çok yaygın bir halk sağlığı sorunudur. Adolesan annelerden doğan bebekler tüm yenidoğanların yaklaşık %11’ini oluşturmaktadır ve bu doğumların %95’I gelişmekte olan ülkelerdedir.
Erken yaşlarda çocuk doğurmak hem anne hemde yenidoğan için sağlık riski taşımaktadır. Az ve orta gelirli ülkelerde 15-19 yaş adolesanlarda hamilelik ve doğum yapmaya bağlı gelişen komplikasyonlar en önemli ölüm sebebidir. Bu genç kadınların bir kısmı bu hamileliği planlamışken pek çoğu için istenmeyen gebelik oluşmuştur. Eğer çiftler doğum kontrol yöntemleri ile iki gebelik arasını en az 2 yıl açarlarsa anne ve bebek ölümleri ve bunlara bağlı gelişen hastalıkları önlenebilir. Adolesanlarda istenmeyen gebeliklerini önlenmesindeki başarı gebeliği önleyici metodlara ulaşım ve kullanımı önündeki en önemli bariyerleri ortadan kaldırmaktadır. Bu bariyerler toplum, sağlık kurumu ve kişisel seviyelerde karşımıza çıkmaktadır. İnsan Üremesinde Geliştirme ve Araştırma Eğitim Bölümü hamile kalma riski yüksek olan adolesanlarda hamileliği önlemeye yönelik 3 ayrı müdahale yöntemi ile bu açığı kapatmak için böyle bir çalışma tasarlamıştır. Müdahale yöntemleri ölçeklendrimeye göre seçilecek ve tasarlanacaktır. Her müdahale yönteminin maliyet verileri hesaplanacak ve her tekrarlayan istenmeyen gebeliği önleme müdahale yöntemi için maliyet etkisi ayrıca belirlenecektir.
Araştırmanın amacı; birlikte ve ayrı ayrı adolesanlarda tekrarlayan istenmeyen gebeliği (2 yıldan az) azaltmak için her 3 müdahale yönteminin (medya kampanyası, akran danışman ve sağlık personeli eğitimi) etkisini saptamaktır.
Toplantıda önerilen müdahale yöntemleri, araştırmanın çıktıları, araştırma soruları, bölge ve yer seçimi ile araştırma tasarımı tartışılmıştır. Ayrıca UÇM’nin Cinsel ve Üreme Sağlığı programı sunulmuş ve ileride yapılabilecek işbirliği aktiviteleri tartışılmıştır.
Sonuca Dayalı Yönetim Ve UNFPA Finansal Yönetim Eğitimi, 28-30 Nisan 2014, Istanbul, Türkiye
UNFPA DAOA Bölgesel ofisi, Bölge Ofisi ile Uygulayıcı Ortaklarının kapasite geliştirme stratejisi çerçevesinde Sonuca Dayalı Yönetim/ İzleme ve Değerlendirme kapasite geliştirme Eğitim Çalıştayı düzenlemiştir. Bu çalıştayın müfredatı BM kuruluşları için Sonuca Dayalı Yönetim (SDY) Eğitimi veren bir kurumun standart eğitim müfredatı baz alınarak tasarlanmıştır. Müfredat UNFPA SDY ve finansal yönetim politika ve prosedürlerine göre eğitim için adapte edilmiştir. Eğitimin amacı; hem bölgesel ofis hemde uygulayıcı ortakları çalışanlarının program sonuçlarının sonuca dayalı planlama ve yönetim bilgi ve becerilerini geliştirmektir.
Üç günlük çalıştayda aktiviteler; eğitim sunumları, grup çalışmaları, oturum tartışmaları ve pratik zorluklar değerlendirilmiştir. UNFPA Uygulayıcı Ortağı olan UÇM’den iki kişi çalıştaya katılmış, sonuçlarının sonuca dayalı planlama ve yönetim, uygulama, izleme ve değerlendirme, bölgesel programlar için raporlama, finansal raporlama ve SDY/İzleme ve Değerlendirme konuılarındaki bilgi ve becerilerini geliştirmişlerdir. Ayrıca program performans ve SDY konularında yaşanan pratik zorluklar saptanarak çözüm yolları önerilmiştir.
Batı Avrupa ve Orta Asya Bölgesi’nde Risk Altındaki Adolesanlar/Genç İnsanlar için Kapsayıcı Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlığı Hizmetleri
UÇM 2011 yılından beri en savunmasız grupta yer alan Risk Altındaki Adolesanlar ve Genç İnsanlar(RAA ve RAGİ) ve HIV ile yaşayan kişiler ile ilgili çalışmalarına öncelik vermektedir. UÇM ve UNFPA Doğu Avrupa ve Orta Asya Bölgesel ofisi (DAOABO) adolsesan ve gençlerin Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlığı ve Haklar konusunda 2011 yılından beri iş birliği içerisindedir. UNFPA DAOABO “Risk Altındaki Adolesanlar /Genç İnsanlar için Kapsamlı Cinsel ve Üreme Sağlığı Hizmet Sunumunda Eğitici Eğitimi” geliştirilmesini, Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlığı(CSÜS) sisteminin güçlendirilmesi için desteklemektedir. 2011 yılından beri Arnavutluk, Azerbeycan, Belarus, Bulgaristan, Gürcistan, Kazakistan, Kırgızistan, Makedonya, Moldova, Tajikistan, Türkmensitan, Türkiye ve Özbekistan’dan 36 sağlık personeli RAA ve RAGİ konusunda teknik ve pratik bilgilendirilmiştir ve kendi ülkelerine döndüklerinde bu bilgileri adolesan ve gençler ile paylaşabilmişlerdir.
Risk Altındaki Adolesanlar /Genç İnsanlar için Kapsamlı Cinsel ve Üreme Sağlığı Hizmet Sunumunda Eğitici Eğitimi kursunun amacı Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlığı ve Haklar hizmet sunumunda kapasite geliştirilmesi, genç dostu Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlığı ve Haklar hizmetlerine özellikle HIV ve Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklarda dahil olmak üzere Risk Altındaki Genç İnsanların erişimini arttırmaktır. Eğitimler sırasında çok değerli geribildirimler hem eğiticilerden hemde eğitim alan kişilerden elde edilmiştir ve bunlar bu eğitim klavuzlarının geliştirilmesinde kullanılmıştır. Eğitici Eğitim Klavuzu, tüm eğitim sunumları, hem eğiticiler hemde eğitimciler için hazırlanan detaylı kullanım klavuzu hazırdır.
İkinci eğitim paketi olarak Eğitici Eğitimini alan yeni eğitmenlerin kendi ülkelerinde kullanabilecekleri yeni Eğitim Klavuzu da geliştirilmiştir. UNFPA DAOABO ile UÇM Tajikistan’da ilk pilot uygulaması yapılması için 2013 yılında bu ikinci eğitimin taslak paketini hazırlamış ve Tajikistan UNFPA Ülke Ofisinin yardımları ile gerçekleştirilmiştir. Ulusal organizasyonlar, STK ve devlet kuruluşlarında çalışan uzmanların kapasitelerini geliştirmek için tasarlanmıştır. Bu pilot kursta toplanan geri bildirimler eğitim paketinin geliştirilmesi ve iyileştirilmesi için kullanılmıştır.
Bu kapsamda iki ayrı Eğitim Klavuzu hem İngilizce hemde Rusça hazırlanmıştır:
- Risk Altındaki Adolesanlar /Genç İnsanlar için Kapsamlı Cinsel ve Üreme Sağlığı Hizmet Sunumunda Eğitici Eğitimi
- Adolesanlar /Genç İnsanlar için Kapsamlı Cinsel ve Üreme Sağlığı Hizmet Sunumunda Ulusal Eğitim Kitabı.
UNFPA DAOABO ile UÇM Doğu Avrupa ve Orta Asya ülkelerinde sürdürülebilir Eğitici Eğitimi ve Ulusal Eğitimlerin yapılabilmesi amacı ile bu iki ayrı Eğitim Paketini tamamlayarak kullanıcıların her iki dilde çıktı alabilmeleri için web sayfasına koymayı planlamıştır. ICC bu konu ile ilgili uzmanlarla çalışıp gerekli değişiklikleri tamamlamaktadır. Profesyonel editörler her iki dilde eğitim setlerini yayına hazırlamakta ve grafik tasarımı yapıldıktan sonra 2014 sonunda kullanıcılara ulaştırılacaktır.Kullanıcılar hem UNFPA hemde UÇM web sayfasını ziyaret ederek bu Eğitim Paketine ulaşabilecektir. Bu eğitim paketinin revizyonunda UNESCO, UNFPA DAOABO sorumluları ve aktif Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlığı Akran Eğiticilerinden oluşan bir uzmanlar grubu çalışmıştır. Bu Çalışma gurbu hem Eğitici Eğitimi hemde Ulusal Eğitim müfredat, oturum sunumlarıda dahil olmak üzere çalışmış, geri bildirim ve önerileri Eğitim Paketlerinde yerleştirilmiştir.
Ulusal Eğiticilerin Kapasite Geliştirilmesi için İhtiyaç Saptama ve Veri Tabanı Oluşturulması
Eğitim, bilginin iletişimi ve eğiticilerin performansının arttırılmasına rehberlik etme aktivitesidir. Bu hedefe ulaşabilmek için eğitmenlerin hangi seviyede performans sergilendiği ve eğitilenlerden hangi seviyede bilgi ve yeteneğin istendiği çok net olarak ortaya konmalıdır. Eğitimin değerlendirilmesi, eğitimi alanlardan, onların yöneticilerinden, onların iş arkadaşlarından, çalıştıkları kurumdan ve daha geniş anlamda toplumdaki “değer”inin saptanması ile bulunur. Tek başına bir tek kurs ile eğitim yeterli olmaz, öğrenme süreci kurs bitimi ile sonlanmaz. Aslında öğrenme süreci yeni öğrenilen bilgi ve becerilerin uygulamaya başlaması ile başlar. Bu nedenle UÇM eğitim alanların kapasite geliştirme ihtiyaçlarını değerlendirmek için bir araştırma yapmaktadır.
Verilen eğitimlerin değerlendirmesinin amaçları(2011-2012, Ankara):
- Eğitim alan kişilerin bölgesel very tabanını oluşturmak
- Risk Altındaki Genç İnsanlar ile çalışma tecrübelerini öğrenmek, özellikle bu konuda karşılaştıkları güçlükleri saptayarak açıklarına yönelik yeni kapasite geliştirme programları ile onları ileriki çalışmalarında desteklemek
- Eğitimin uygunluğunu değerlendirmek ve Risk Altındaki Genç İnsanlar ve Adolesanlarla çalışmalarında ne ölçüde yardımcı olduğunu saptamaktır.
Değerlendirmede öngörülen:
- Eğitimin uygunluğunun gözden geçirilmesi
- Verilen eğitimin etkinliğinin gösterilmesi
- Risk Altındaki Genç İnsanlara Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlığı ve Haklar konusunda daha iyi hizmet verebilmek için katılımcıların açıklarını , ihtiyaçlarının araştırılması
- Eğitimci veritabanı/havuzu oluşturularak bölgede gençlerin Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlığı ve Haklar konusunda bulunan kapasite ile hizmet sunumu için teknik destek sağlanması
- Öğrenilen dersler sonucunda ileride yapılacak benzer eğitimlerin geliştirilmesidir.